-
1 azar işitmek
n. get an earful -
2 azar işitmek
to get a rocket, to get a rap on/over the knuckles -
3 azar
-
4 azar
azar1 Verweis m, Rüffel m; Vorwurf m;azar işitmek einen Rüffel bekommenazar2: azar azar nach und nach; in kleinen Mengen -
5 azar
нарека́ние, упрёк, нагоня́йazar işitmek — подверга́ться нарека́ниям
o, bu azarı hakketti — он заслужи́л э́тот нагоня́й
-
6 azar
Iп1) оскорбле́ние, оби́да2) нарека́ние, упрёк, порица́ние, нагоня́йIIazar işitmek — подверга́ться нарека́ниям
понемно́гу, небольши́ми до́зами -
7 azar
dressing down, severe reproof. - işitmek/yemek to get a dressing down, be rebuked.
См. также в других словарях:
azar işitmek — azarlanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
azar — is., Far. āzār Paylama Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller azar işitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
işitmek — i 1) Kulakla algılamak, duymak Doktorun sesini işitince koştu, yanakları kırmızı, gözleri parlıyordu. H. E. Adıvar 2) Haber almak 3) nsz Kendisine söylenilmek Gayet sert bir adam olan hesap hocasından boyuna azar işitiyordu. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
papara (veya paparasını) yemek — azar işitmek Mebrure ... Nesrin in paparasını yedikten sonra başını yere eğerek kuyruğunu sallayan büyük köpeği gördü. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
zılgıt yemek — azar işitmek Biraz evvel babamdan yediğim zılgıttan sonra... R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
zılgıtlanmak — nsz Zılgıt yemek, azar işitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük